PELE GOOD, MARADONA BETTER, GEORGE BEST
Futbol hep İngiltere'de doğmuş olarak kalacak. Fakat belki de Paul Gascoigne, Gary Lineker, Bobby Charlton, Steve McManaman, Alan Shearer, David Beckham, Frank Lampard, Steven Gerrard gibi yıldızları olan İngiltere'den, küçük kardeşi Kuzey İrlanda'dan çıkmış George Best kadar büyük bir futbolcu daha çıkmayacak.
Rivayete göre Kıbrıs Türkü bir baba ve Rum bir annenin yasak aşkından doğan bir çocuk olarak, Mayıs 1946'da Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast'ta hayata gözlerini açtı. Kuzey İrlanda da adanın diğer ülkeleri gibi futbolla yatıp futbolla kalkan bir ülke olduğu için, onun futbol ile tanışması pek uzun sürmedi.
Daha çocuk yaşta mahalle arasında futbol oynarken, yeteneğiyle diğerlerinin arasında sivrilmişti. Büyükleri ona önce amatör kulüplerde oynayıp tecrübe kazanması gerektiğini söyleyince ilk olarak yaşadığı yerin yerel kulübü olan Glentoran'ın denemelerine katıldı fakat küçük ve zayıf olduğu için kulüp yetkilileri ona şans vermedi. Daha sonra henüz 15 yaşındayken yetenek avcısı Bob Bishop tarafından keşfedilerek adanın, hatta dünyanın en büyük kulüplerinden biri olan Manchester United'ın yolunu tuttu. Bob Bishop onu keşfettiğinde dönemin Manchester United teknik direktörü İskoç Matt Busby'ye 'Galiba senin için 15 yaşında bir dahi keşfettim' yazan bir telgraf çekti.
Manchester United altyapısında antrenmanlara çıkan Best, dönemin antrenörleri tarafından da beğenilince 1963 senesinde ManU ile ilk profesyonel sözleşmesine imza attı. Aynı senenin Eylül ayının 14'ünde, henüz 17 yaşındayken, Old Trafford'da West Bromwich Albion'a karşı ilk maçına çıktı. O maçta Manchester United WBA'yı 1-0 mağlup etti. İlk maçında fena bir performans göstermemesine rağmen o zamanlar çok genç olduğu için sık forma şansı bulamadı. İkinci maçına çıkması 3 ayı buldu. 28 Aralık 1963'de Manchester United'ın Burnley'i 5-1 mağlup ettiği karşılaşmada forma giyen Best, bu maçta kariyerinin ilk golüne imza attı. Bu maçla birlikte Matt Busby'nin gözüne girmeyi başardı ve sezonun ikinci yarısında kadronun değişilmez isimlerinden biri oldu. Sezon sonunda 26 maça çıkmış olan genç futbolcu, 6 kez gol atma başarısı gösterdi. Kulübü Manchester United'da sezonu dönemin en güçlü ekibi Liverpool'un 4 puan gerisinde 2. olarak bitirdi.
Kuzey İrlanda Milli Takımına davet edilmesi de pek uzun sürmedi Georgie'nin. Profesyonel kariyerinin henüz 2. yılında, yaşı 18 iken ülkesi adına ilk maçına çıktı.
1966 UEFA Şampiyon Kulüpler Kupası çeyrek final maçında 'katı savunma yapın, yarı sahadan ayrılmayın' diyen hocası Matt Busby'ye karşı çıkarcasına, maçın ilk 12 dakikasında Eusébio'lu Benfica'ya 2 gol atarak Portekizlileri deplasmanda yıkmayı başardı. Maçın ardından şöhreti tüm dünyaya yayılan Georgie için Portekiz medyası, "O Quinto Beatle" (Beşinci Beatle) lakabını takıyor. Bir diğer lakabı "Belfast çocuğu" olan Best'e doğduğu yer olan Belfast'ta ise "Georgie" ve "Geordie" deniyor. Manchester United yönetimi, henüz çok genç olmasına rağmen ona güveniyor ve onun gibi bir sağ açıkları olduğu için başka bir alternatif arayışına girmeyi düşünmüyor. Nitekim Best, bir sonraki sezon olan 1966/1967'de Nottingham Forrest'ın 4 puan önünde sezonu şampiyon bitiren Manchester United'ın başarısında en önemli parçalardan biri oldu. Bir sonraki sezonda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Manchester United, yine Eusébio'lu Benfica'yı 5-1 yenerken George Best 2 gol atmış ve Manchester United'ın ilk defa Avrupanın zirvesine çıkmasında başrol oynamıştı. Kuzey İrlandalı o sezon Avrupa'da Yılın Futbolcusu ve Futbol Yazarları Derneği Yılın Futbolcusu ödüllerini kazandı. Futbolun James Dean'ı olarak da bilinen George Best'in düşüşü, şöhretinin artışıyla paralel gerçekleşti.
Futbol zekası ve inanılmaz tekniğiyle dönemin en iyisi olan Best, zirveye çok hızlı çıkmayı başarmasına rağmen, düşüşünün de aynı hızda olmasına engel olamadı. Şöhretten başı dönen futbolun asi çocuğu; antrenmanlara gelmiyor, geceleri barlarda geçiriyor ve sahaya sarhoş çıkıyordu.
Best'in o zaman ki takım arkadaşı Michael Parkinson, "Best'in en iyi olduğu ortada ama bunu bir tek kendi bilmiyor." derken, bir dönem birlikte yaşadığı Gina DeVivo, The Sun'a yaptığı açıklamada "George vücuduna düşman, sanki ölmek istiyor." diyor. Futbolu kadar gece hayatıyla da bilinen George Best, 60'lı yılların sonunda Manchester'da iki tane gece kulübü açtı. Gece kulüplerinin dışında bir de Manchester City'li futbolcu Mike Summerbee ile birlikte açtığı bir moda evi vardır.
Kumar, gece hayatı ve alkol zamanla onu futboldan, futbolu da ondan uzaklaştırıyor...
Best'in bu sert düşüşüne yönetim de kayıtsız kalmıyor ve Kuzey İrlandalı'ya kapıyı gösteriyor. 70'li yıllarda kariyeri düşüşe geçen Georgie, sonraki 10 yıl Fulham, Stockport County, Dunstbale Town, Fort Lauderdale Strikers, Hibernian, Cork Celtics, Los Angeles Aztecs, San Jose Earthquakes, Brisbale Lions ve Bournemouth formalarını terletti. Manchester United sonrası sallantılı ve pek parlak geçmeyen kariyerini 1983 yılında, 37 yaşında sonlandırdı.
Kuzey İrlanda Milli Takım formasını 37 kez giyen V. Beatle, 9 gol kaydetti. Ama ülkesi Kuzey İrlanda pek güçlü bir takım olmadığı için kariyeri boyunca hiç Dünya Kupası göremedi. Milli Takım formasıyla attığı bu 9 golden birini de 13 Ekim 1968 tarihinde Belfast'ta Türkiye ile oynanan 1970 Dünya Kupası Elemeleri maçında kaydetti.
O yıllarda yaşadığı bir hikaye şöyle anlatılır: "Lüks otelde servis için odasına giren garson, Georgie'yi o seneki dünya güzeliyle yatakta, büyük bir şişe şampanya ve kumardan kazandığı binlerce pound içinde görür ve sorar 'Hata neredeydi George'"
George Best bu işret girdabına biraz da bilerek ve isteyerek giriyor, hatta gazetecilere çok bilinen şu sözü söylüyor: "Bir keresinde alkol ve kadınları bıraktım, hayatımda geçirdiğim en berbat 20 dakikaydı." Yine gazetecilere şu çok bilinen sözü söylemiştir: "Eğer bana; 5 kişiyi çalımlayıp 28 metreden Liverpool'a nefis bir gol atıp tribünleri ayağa kaldırmak mı ya da bir dünya güzelini yatağa atmak mı diye sorsanız; karar vermesi çok zor olurdu. Şanslı biri olarak her ikisini de yaptım, ama birini 50 bin kişinin gözleri önünde."
Best, hayatı boyunca iki kez evlendi. İlk eşi Angela MacDonald-Janes ile 1978/86 yılları arasında evli kaldı ve 1981'de oğulları Callum dünyaya geldi. 1995'de ise Londra'da Alex Pursey ile evlendi. 9 yıl süren evliliğin sonunda Alex, 2004 yılında katıldığı bir reality şov programında George'dan şiddet gördüğünü söyledi.
Hayatı boyunca aksilikler peşini bırakmadı. 1984 yılında alkollü araba kullandı ve kefaletini ödeyemediği için 3 ay hapis yattı. "Hayatımda her şeyi çalımladım, alkol hariç" diyen Georgie'nin hayatı, kendisine bir sürü sorun çıkaran ve ölümüne sebep olan alkolizm ile uğraşarak geçti.
Eylül 1990'da dönemin en ünlü talk show programlarından birine sarhoş çıktı ve küfürler etti. Daha sonra özür dileyen efsane, alkolizmin en kötü dönemlerinden birini yaşadığını söyledi.
3 Ekim 2005'de grip belirtileriyle gittiği hastanede, karaciğer iltihabı ve iç kanama nedeniyle yoğun bakıma alındı. Best'in durumu gittikçe kötüye giderken, o da sevdiklerine veda mesajlarını yollamaya başlamıştı. -Bu arada organlarını bağışlamak istiyor ama işin aslı organlarının bir çoğu işe yaramaz halde olduğu için bu gerçekleşmiyor.- Kendi isteği üzerine hastanede çekilmiş fotoğraflarını gazetelere gönderdi ve bunların yayınlanmasını istedi, mesaj olarak da şunu yazdı: "Benim gibi ölmeyin."
25 Kasım 2005'de saatler 13.06'yı gösterirken, efsane hayata gözlerini yumdu. Belfast'ta başlayan, Manchester'da devam eden görkemli ve trajik hikaye, Londra'da son bulmuştu.
Efsanenin ölümünden sonra Old Trafford'da oynanan ilk maç, yine Best'in 1963 yılında Manchester United formasını ilk kez giydiği rakibi olan West Bromwich Albion'a karşı olacaktı. ManU'nun kazandığı bu maç öncesinde arkadaşı olan yine bir Manchester United efsanesi Sir Bobby Charlton duygusal bir konuşma gerçekleştirdi. Oğlu Calum, eski takım arkadaşları ve ilk maçında karşılıklı oynadığı WBA futbolcuları, 59 yıllık ömrü bir dakikalık saygı duruşuyla andılar. Saygı duruşunda maçtan önce dağıtılan Best posterleri taraftarlar tarafından havaya kaldırıldı. Doğum yeri Belfast'ta yapılan cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı. Best'in 7 numaralı Manchester United forması ve Kuzey İrlanda Milli Takımında giydiği yeşil formayla donatılan Belfast mahalleleri, adeta bir sokak müzesini andırıyordu. Normalde krallık ailesinden gelenler için parlementoda organize edilen cenaze töreni, Best için de düzenlendi ve son yolculuğuna adeta bir kral gibi uğurlandı.
Ölümünden 2 yıl sonra 2007'de, Profesyonel Futbolcular Derneğinin seçtiği Yüzyılın Takımında (1907-2007') yer aldı.
Kariyerinin son demlerinde Hollanda ile Kuzey İrlanda karşılaştı. Basın toplantısında kendisine gazeteciler biraz da iğnelercesine “artık futbolunuzun eskisi gibi olmadığı açık sanırım siz de Johan Cruyff’un dünyanın en iyi futbolcusu olduğunu kabul ediyorsunuz” tadında bir soru yöneltmişlerdir. Best’in cevabı ise “maçta topu onun bacak arasından geçirdiğimde kimin daha iyi futbolcu olduğunu hep beraber göreceğiz.”der. Maç esnasında bir pozisyonda Best iki futbolcuyu çalımlar ve bomboş kanatta ilerlemeye başlar önü açıktır gol pozisyonu vardır fakat birden dönüp tam ters Cruyff’un olduğu kanada doğru ilerler topu Cruyff’un bacak arasından geçirir ve sağ elini tribünlere doğru kaldırarak durmadan yoluna devam eder.
Alan Curbishley, “Best gibisi gelmedi, onun kadar yeteneklisi olmadı daha sık yanında olmalıydık. o’nu korumalıydık.”
Pele, “Çok futbolcu gördüm ama Best kadar iyisini görmedim. İzlediğim en iyi futbolcu.”
Maradona , “George Best. O benim idolümdü.”
7 numara, Manchester United tarihinde hep önemli bir yer teşkil edecek. Bryan Robson, Eric Cantona, David Beckham ve Cristiano Ronaldo 7 numaralı Manchester United formasını taşıyan efsaneler olarak kalacak. Ama bu furya, George Best ile başlamış olacak ve 7 numaralı Manchester United formasını taşımış en büyük isim, belki de hep George Best olarak kalacak.
Rivayete göre Kıbrıs Türkü bir baba ve Rum bir annenin yasak aşkından doğan bir çocuk olarak, Mayıs 1946'da Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast'ta hayata gözlerini açtı. Kuzey İrlanda da adanın diğer ülkeleri gibi futbolla yatıp futbolla kalkan bir ülke olduğu için, onun futbol ile tanışması pek uzun sürmedi.
Daha çocuk yaşta mahalle arasında futbol oynarken, yeteneğiyle diğerlerinin arasında sivrilmişti. Büyükleri ona önce amatör kulüplerde oynayıp tecrübe kazanması gerektiğini söyleyince ilk olarak yaşadığı yerin yerel kulübü olan Glentoran'ın denemelerine katıldı fakat küçük ve zayıf olduğu için kulüp yetkilileri ona şans vermedi. Daha sonra henüz 15 yaşındayken yetenek avcısı Bob Bishop tarafından keşfedilerek adanın, hatta dünyanın en büyük kulüplerinden biri olan Manchester United'ın yolunu tuttu. Bob Bishop onu keşfettiğinde dönemin Manchester United teknik direktörü İskoç Matt Busby'ye 'Galiba senin için 15 yaşında bir dahi keşfettim' yazan bir telgraf çekti.
Manchester United altyapısında antrenmanlara çıkan Best, dönemin antrenörleri tarafından da beğenilince 1963 senesinde ManU ile ilk profesyonel sözleşmesine imza attı. Aynı senenin Eylül ayının 14'ünde, henüz 17 yaşındayken, Old Trafford'da West Bromwich Albion'a karşı ilk maçına çıktı. O maçta Manchester United WBA'yı 1-0 mağlup etti. İlk maçında fena bir performans göstermemesine rağmen o zamanlar çok genç olduğu için sık forma şansı bulamadı. İkinci maçına çıkması 3 ayı buldu. 28 Aralık 1963'de Manchester United'ın Burnley'i 5-1 mağlup ettiği karşılaşmada forma giyen Best, bu maçta kariyerinin ilk golüne imza attı. Bu maçla birlikte Matt Busby'nin gözüne girmeyi başardı ve sezonun ikinci yarısında kadronun değişilmez isimlerinden biri oldu. Sezon sonunda 26 maça çıkmış olan genç futbolcu, 6 kez gol atma başarısı gösterdi. Kulübü Manchester United'da sezonu dönemin en güçlü ekibi Liverpool'un 4 puan gerisinde 2. olarak bitirdi.
Kuzey İrlanda Milli Takımına davet edilmesi de pek uzun sürmedi Georgie'nin. Profesyonel kariyerinin henüz 2. yılında, yaşı 18 iken ülkesi adına ilk maçına çıktı.
1966 UEFA Şampiyon Kulüpler Kupası çeyrek final maçında 'katı savunma yapın, yarı sahadan ayrılmayın' diyen hocası Matt Busby'ye karşı çıkarcasına, maçın ilk 12 dakikasında Eusébio'lu Benfica'ya 2 gol atarak Portekizlileri deplasmanda yıkmayı başardı. Maçın ardından şöhreti tüm dünyaya yayılan Georgie için Portekiz medyası, "O Quinto Beatle" (Beşinci Beatle) lakabını takıyor. Bir diğer lakabı "Belfast çocuğu" olan Best'e doğduğu yer olan Belfast'ta ise "Georgie" ve "Geordie" deniyor. Manchester United yönetimi, henüz çok genç olmasına rağmen ona güveniyor ve onun gibi bir sağ açıkları olduğu için başka bir alternatif arayışına girmeyi düşünmüyor. Nitekim Best, bir sonraki sezon olan 1966/1967'de Nottingham Forrest'ın 4 puan önünde sezonu şampiyon bitiren Manchester United'ın başarısında en önemli parçalardan biri oldu. Bir sonraki sezonda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Manchester United, yine Eusébio'lu Benfica'yı 5-1 yenerken George Best 2 gol atmış ve Manchester United'ın ilk defa Avrupanın zirvesine çıkmasında başrol oynamıştı. Kuzey İrlandalı o sezon Avrupa'da Yılın Futbolcusu ve Futbol Yazarları Derneği Yılın Futbolcusu ödüllerini kazandı. Futbolun James Dean'ı olarak da bilinen George Best'in düşüşü, şöhretinin artışıyla paralel gerçekleşti.
Futbol zekası ve inanılmaz tekniğiyle dönemin en iyisi olan Best, zirveye çok hızlı çıkmayı başarmasına rağmen, düşüşünün de aynı hızda olmasına engel olamadı. Şöhretten başı dönen futbolun asi çocuğu; antrenmanlara gelmiyor, geceleri barlarda geçiriyor ve sahaya sarhoş çıkıyordu.
Best'in o zaman ki takım arkadaşı Michael Parkinson, "Best'in en iyi olduğu ortada ama bunu bir tek kendi bilmiyor." derken, bir dönem birlikte yaşadığı Gina DeVivo, The Sun'a yaptığı açıklamada "George vücuduna düşman, sanki ölmek istiyor." diyor. Futbolu kadar gece hayatıyla da bilinen George Best, 60'lı yılların sonunda Manchester'da iki tane gece kulübü açtı. Gece kulüplerinin dışında bir de Manchester City'li futbolcu Mike Summerbee ile birlikte açtığı bir moda evi vardır.
Kumar, gece hayatı ve alkol zamanla onu futboldan, futbolu da ondan uzaklaştırıyor...
Best'in bu sert düşüşüne yönetim de kayıtsız kalmıyor ve Kuzey İrlandalı'ya kapıyı gösteriyor. 70'li yıllarda kariyeri düşüşe geçen Georgie, sonraki 10 yıl Fulham, Stockport County, Dunstbale Town, Fort Lauderdale Strikers, Hibernian, Cork Celtics, Los Angeles Aztecs, San Jose Earthquakes, Brisbale Lions ve Bournemouth formalarını terletti. Manchester United sonrası sallantılı ve pek parlak geçmeyen kariyerini 1983 yılında, 37 yaşında sonlandırdı.
Kuzey İrlanda Milli Takım formasını 37 kez giyen V. Beatle, 9 gol kaydetti. Ama ülkesi Kuzey İrlanda pek güçlü bir takım olmadığı için kariyeri boyunca hiç Dünya Kupası göremedi. Milli Takım formasıyla attığı bu 9 golden birini de 13 Ekim 1968 tarihinde Belfast'ta Türkiye ile oynanan 1970 Dünya Kupası Elemeleri maçında kaydetti.
O yıllarda yaşadığı bir hikaye şöyle anlatılır: "Lüks otelde servis için odasına giren garson, Georgie'yi o seneki dünya güzeliyle yatakta, büyük bir şişe şampanya ve kumardan kazandığı binlerce pound içinde görür ve sorar 'Hata neredeydi George'"
George Best bu işret girdabına biraz da bilerek ve isteyerek giriyor, hatta gazetecilere çok bilinen şu sözü söylüyor: "Bir keresinde alkol ve kadınları bıraktım, hayatımda geçirdiğim en berbat 20 dakikaydı." Yine gazetecilere şu çok bilinen sözü söylemiştir: "Eğer bana; 5 kişiyi çalımlayıp 28 metreden Liverpool'a nefis bir gol atıp tribünleri ayağa kaldırmak mı ya da bir dünya güzelini yatağa atmak mı diye sorsanız; karar vermesi çok zor olurdu. Şanslı biri olarak her ikisini de yaptım, ama birini 50 bin kişinin gözleri önünde."
Best, hayatı boyunca iki kez evlendi. İlk eşi Angela MacDonald-Janes ile 1978/86 yılları arasında evli kaldı ve 1981'de oğulları Callum dünyaya geldi. 1995'de ise Londra'da Alex Pursey ile evlendi. 9 yıl süren evliliğin sonunda Alex, 2004 yılında katıldığı bir reality şov programında George'dan şiddet gördüğünü söyledi.
Hayatı boyunca aksilikler peşini bırakmadı. 1984 yılında alkollü araba kullandı ve kefaletini ödeyemediği için 3 ay hapis yattı. "Hayatımda her şeyi çalımladım, alkol hariç" diyen Georgie'nin hayatı, kendisine bir sürü sorun çıkaran ve ölümüne sebep olan alkolizm ile uğraşarak geçti.
Eylül 1990'da dönemin en ünlü talk show programlarından birine sarhoş çıktı ve küfürler etti. Daha sonra özür dileyen efsane, alkolizmin en kötü dönemlerinden birini yaşadığını söyledi.
3 Ekim 2005'de grip belirtileriyle gittiği hastanede, karaciğer iltihabı ve iç kanama nedeniyle yoğun bakıma alındı. Best'in durumu gittikçe kötüye giderken, o da sevdiklerine veda mesajlarını yollamaya başlamıştı. -Bu arada organlarını bağışlamak istiyor ama işin aslı organlarının bir çoğu işe yaramaz halde olduğu için bu gerçekleşmiyor.- Kendi isteği üzerine hastanede çekilmiş fotoğraflarını gazetelere gönderdi ve bunların yayınlanmasını istedi, mesaj olarak da şunu yazdı: "Benim gibi ölmeyin."
25 Kasım 2005'de saatler 13.06'yı gösterirken, efsane hayata gözlerini yumdu. Belfast'ta başlayan, Manchester'da devam eden görkemli ve trajik hikaye, Londra'da son bulmuştu.
Efsanenin ölümünden sonra Old Trafford'da oynanan ilk maç, yine Best'in 1963 yılında Manchester United formasını ilk kez giydiği rakibi olan West Bromwich Albion'a karşı olacaktı. ManU'nun kazandığı bu maç öncesinde arkadaşı olan yine bir Manchester United efsanesi Sir Bobby Charlton duygusal bir konuşma gerçekleştirdi. Oğlu Calum, eski takım arkadaşları ve ilk maçında karşılıklı oynadığı WBA futbolcuları, 59 yıllık ömrü bir dakikalık saygı duruşuyla andılar. Saygı duruşunda maçtan önce dağıtılan Best posterleri taraftarlar tarafından havaya kaldırıldı. Doğum yeri Belfast'ta yapılan cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı. Best'in 7 numaralı Manchester United forması ve Kuzey İrlanda Milli Takımında giydiği yeşil formayla donatılan Belfast mahalleleri, adeta bir sokak müzesini andırıyordu. Normalde krallık ailesinden gelenler için parlementoda organize edilen cenaze töreni, Best için de düzenlendi ve son yolculuğuna adeta bir kral gibi uğurlandı.
Ölümünden 2 yıl sonra 2007'de, Profesyonel Futbolcular Derneğinin seçtiği Yüzyılın Takımında (1907-2007') yer aldı.
Anekdotlar…
Gazza’ya (Paul Gascoigne) bir defasında IQ’sunun forma numarasından bile düşük olduğunu söyledim, o da “IQ’da ne” diye yanıtladı.
–Bir gün takım doktoru Best’e kesin olarak konuşur:
–“Sigara içmek yok! alkol yasak! kadınlara da yaklaşmanızı men ediyorum”
-George mızmızlanır:
-“Eee doktorcuğum, yani geriye, bir erkek olarak yapacağım ne kalıyor?”
–Doktor:
–“Sakal tıraşı!”
Alkole ve kadınlara düşkünlüğüyle bilinen George Best bir röportajında, o kadar paraya ne oldu sorusuna: ” Yüzde 90’ı alkol ve kadınlara gitti, gerisini ziyan ettim” diye cevapladı.
Pele ve Maradona hakkında,”Eğer biraz çirkin olsaydım, ne Pele ne de Maradona’nın adı hatırlanmazdı.” sözlerini sarf etti.
Portekiz basını, 1966’da Manchester United’ın Benfica ile oynanacak maç için Lizbona gelen George Best’in havaalanında bir pop yıldızı gibi karşılanması üzerine onu Beatles’ın beşinci üyesi olarak manşetlere taşır. Best o günden sonra bu benzetmeyi hayatı boyunca taşır. Manchester maçı 5-1 kazandı 2 golde Best’in imzası vardı.
George Best’i anlatan bir belgeselde kendisine, “Alkole bu kadar düşkün olmasaydınız, dünyanın en iyi futbolcusu olarak anılacaktınız, hiç pişman mısınız?” diye soruldu. O sıralarda alkol tedavisi görmekte olan Best, gözleri dolmuş bir şekilde, “Ben zaten dünyanın en iyi futbolcusuydum beni gözleriyle izleyenler böyle düşünüyor, şuan kanıtlayacak iradem de yok aslına bakarsanız. Fakat öyle düşünen insanların olması bile bana yetmişti, yani en azından babam benim en iyisi olduğumu düşünüyor, o bile bana yeter, hiç pişman değilim” demiştir. Hayatta en sevdiği adam babası, kendisinden 3 yıl sonra 2008’de 88 yaşında vefat etti.
1969 yılında verdiği bir röportajda,“Yedi dünya güzeliyle yattığım söyleniyor. Doğru değil. Doğru rakam dört. Diğer üçünü geri çevirdim” dedi.
Kariyerinin son demlerinde Hollanda ile Kuzey İrlanda karşılaştı. Basın toplantısında kendisine gazeteciler biraz da iğnelercesine “artık futbolunuzun eskisi gibi olmadığı açık sanırım siz de Johan Cruyff’un dünyanın en iyi futbolcusu olduğunu kabul ediyorsunuz” tadında bir soru yöneltmişlerdir. Best’in cevabı ise “maçta topu onun bacak arasından geçirdiğimde kimin daha iyi futbolcu olduğunu hep beraber göreceğiz.”der. Maç esnasında bir pozisyonda Best iki futbolcuyu çalımlar ve bomboş kanatta ilerlemeye başlar önü açıktır gol pozisyonu vardır fakat birden dönüp tam ters Cruyff’un olduğu kanada doğru ilerler topu Cruyff’un bacak arasından geçirir ve sağ elini tribünlere doğru kaldırarak durmadan yoluna devam eder.
İngiliz Havayolu Şirketi Flybe, Şubat 2006’da Belfast-Manchester seferleri yapmaya başlamış olan q400 tipi bir uçağı Manchester United formasıyla çekilmiş bir Best resmiyle giydirerek ustaya saygısını sunmuş. Belfast’ta düzenlenen törende Best’in babası ve oğlu da hazır bulunmuşlardı. Oğlu Calum Best, açılış töreninde babasının resmini patlattığı şampanyayla yıkadı.
Kim ne demiş?
Eric Cantona, “Cennetteki ilk antrenmanında sağ açığa geçip, sol bekteki tanrı’nın başını döndürmüştür. bana takımında bir yer ayırtmasını çok isterim. Best’in takımında tabii, tanrı’nınkinde değil.” dedi.
Sir Alex Ferguson, “Best, tartışmasız futbolumuzun ürettiği gelmiş geçmiş ve gelecek en iyi ve yetenekli futbolcuydu.”
Sir Bobby Charlton, “Onu koruyamadık. Ondan iyisi olmadı belki de olmayacak.”
Alan Curbishley, “Best gibisi gelmedi, onun kadar yeteneklisi olmadı daha sık yanında olmalıydık. o’nu korumalıydık.”
Gordon Mcqueen, “Futbol oynamıyordu, şiir yazıyordu ve bizlerde dinlerken kendimizden geçiyorduk.”
Pele, “Çok futbolcu gördüm ama Best kadar iyisini görmedim. İzlediğim en iyi futbolcu.”
Maradona , “George Best. O benim idolümdü.”
('Anekdotlar' ve 'Kim Ne Demiş' kısmı sporadair.wordpress.com'dan alıntıdır)
7 numara, Manchester United tarihinde hep önemli bir yer teşkil edecek. Bryan Robson, Eric Cantona, David Beckham ve Cristiano Ronaldo 7 numaralı Manchester United formasını taşıyan efsaneler olarak kalacak. Ama bu furya, George Best ile başlamış olacak ve 7 numaralı Manchester United formasını taşımış en büyük isim, belki de hep George Best olarak kalacak.
Hasan Salih Kaymaz
Yorumlar
Yorum Gönder